interview with the vampire

  1. anne rice' ın vampire chronicles serisinin ilk kitabından uyarlanmış, 1994 yılı neil jordan yapımı olağanüstü vampir filmi. "sonsuza kadar yaşamayı ister miyim" sorusunu kendinize sormanızı sağlar. başrollerini tom cruise ve brad pitt paylaşır. kirsten dunst daha o yaşta yeteneğini bu filmle kanıtlamıştır. ufacık bedene hapsolan olgun vampir hissini çok iyi verir.
    günümüz kolpa vampir dizilerinin ders alması gereken filmdir.
    (can 21.04.2006 13:11)
  2. başrollerini brad pitt* ve tom cruise'un* paylaştığı, genelde show tv'nin yayınladığı ve olur olmaz yerlerini sansürlediği müthiş bir film. bugüne kadar çekilmiş vampir temalı filmlerden en güzelidir. filmde vampirlerin yaptığı klasik katliamlarından çok onların duygularına , düşüncelerine ve hayatlarına yer verilmiştir. vampirlere özel ilgisi olanların mutlaka izlemesi gereken bir filmdir.
    (angelus 21.04.2006 14:17)
  3. tom cruise'un belki de en iyi oyunculuk performansını benimsediği ve bir kitap filmi olmasına rağmen izleyiciyi tatmin edebilmiş nadir filmlerden biridir
    (eripmav 03.08.2006 22:10)
  4. daha sonra spiderman filmlerinde, spiderman'ın sevgilisini canlandıran kirsten dunst bu filmle sinemaya merhaba demiştir. küçük vampir kıza dikkatle bakın.
    (hepbanahepben 29.09.2006 14:31)
  5. neil jordan tarafından 1994 yılında çekilmiş olan önemli bir film. fantezi edebiyatındaki vampir öğesini almış ve gerçekten ciddi bir dille işlemiş olan çok nadir filmlerden biridir. bilirsiniz, vampirler genellikle iki tane tavşan dişi olan ve karanlıkta gezinip sarımsaktan korkan şebelek yaratıklar olarak tabir edilir. fakat edebiyatıyla alakalı olan kimse bu tabiri mantıklı ve ilgi çekici bulmaz.

    film 1700 lü yıllarda amerika'da yaşayan bir adamın nasıl bir vampir haline geldiğini anlatırken aslında tüm vampirlerin dünyasına açıklamalar getiriyor. sarımsağın, haçların, kalbe saplanan kazıkların safsata olduğunu gösterirken o dünyanın kurallarına açılımlar yapıyor.(bkz: masquarade)

    kirsten dunst henüz küçücük bir çocukken nasılmış şahit oluyoruz. bana kalırsa büyüyünce daha yeteneksiz bir oyuncu haline gelmiş. çünkü bu filmdeki performansı gerçekten de profesyonellere taş çıkartacak düzeyde. mimikleri ve hareketleri kesinlikle bir çocuğunki gibi değil.

    kadroya bakınca filmi ocean's eleven sanmak olası. zira tom cruise, brad pitt, kirsten dunst, antonio banderas, christian slater gibi isimler var. ve hepsi de oyunculuk olarak mükemmel.

    tom cruise'un performansı ise sanırım olabilecek en iyi halinde. karizması ve karizmasının dağılışındaki karizmatik tavrı* bile yetenek işi olduğunu belli ediyor. ayrıca brad pitt'in de günışığına çıkması ve keşfedilmesi açısından önemli bir film.
    (iknowthepiecesfit 28.09.2007 09:44 ~ 28.09.2007 10:56)
  6. Küçükken annem ve dayım tarafından bilinçsizce götürüldüğüm cüneyt arkın filmini saymazsak eğer hayatımda ilk izlediğim sinema filmidir.
    Brad pitt güzelliğiyle büyülerken ( evet yakışıklı değil güzeldi ) banderas karizmasıyla çarpmıştı,tom cruse ise oyunculuğu ile zirve yaparken ağzımız açık izlemiştik performansını.
    (kinslayer 23.09.2008 18:03)
  7. film olarak:

    tom cruise'nin coştuğu filmdir. şimiye kadar tüm filmlerini bir araya getirseniz bu filmdeki oyunculuğunun yanına yaklaşamaz. lestat de lioncourt'un tüm zerafetini, asilliğini yansıtmayı başarmıştır. mimikleri muhteşemdi. tam olarak anne rice'ın kitapta tasvir ettiği gibidir.
    brad pitt de louis karakterini iyi yansıtmıştır. filmde sırıtan tek karakter antonio banderars'ın canlandırdığı armand karakteridir. çünkü armand 16 yaşında vampir yapılmıştır ve 16 yaşında birinin görüntüsüne sahiptir. dolayısıyla banderas'ın sert ve olgun yüz hatları pek uymamıştır. ama tabi oyunculuğu kalitelidir o ayrı.

    kitap olarak anne rice'ın vampir günlükleri'nin ilk kitabıdır. 1976 yılında yazılmıştır. kitap louis'in bir gazeteciye(the boy) anlattığı 200 yıllık hayat hikayesidir.

    bu arada kitap ile film arasındaki farklılıkları da belirtmek isterim. her ne kadar kitaptan haberi olmayan insanları pek rahatsız etmese de kitabı okuyanların filmi izlerken yüzlerini ekşitmelerine sebep olabilir.

    filmde louis karısı ve çocuğunun yasını tutmaktadır. kitapta erkek kardeşinin ölümünden kendisini sorumlu tutmaktadır ve bu yüzden mutsuzdur.

    filmde louis ve lestat ayrı taburlarda uyurken kitapta aynı tabutlarda uyumaktadırlar.

    filmde claudia lestat'ı öldürmeye çalıştıktan sonra tek başına geri döner. kitapta ise yanına başka bir vampir vardır.

    kitapta paris'deki vampirler tiyatrosunda yaşayan vampirler louis, claodia ve madeleine'i yakaladıktan sonra tiyatroda lestat ile karşılaşırlar. filmde de lestat tiyatro'da görünmez.

    filmde claudia saçlarını kestikten hemen sonra uzar. fakat böyle bir olay ilk kez "the vampire lesta"da lestat'ın annesine olduğunu görürüz.

    filmde lestat ikizlerin kanını içtiğinde zayıf düşer, bu ölü kanı içtiği için olur. kitapta ise claudia'nın onlara laudanum vermesinden olur.

    filmin sonunda muhabir lestat tarafından saldırıya uğrar ve lestat " endişelenme, sana hiç sahip olamağım şansı vereceğim" der. kitapta ise muhabir louis'in hikayesini dinledikten sonra lestat'ı bulmak için hemen new orleans'a doğru yola çıkar. daniel "queen of the damned" de armand tarafından vampir yapılır.

    filmde louis ve claudia başka vampirler bulmak için pek çok ülke gezer ama hiç bulamazlar. kitapta ise transilvanya'da vampirlerle karşılaşırlar. ayrıca kitapta morgan adında bir karakter ve vardır.

    filmde vampirlerin gözyaşları normaldir ve terlemezler. kitapta ise vampirlerin gözyaşları ve terleri kandır.

    filmde armand yetişkin ve siyah saçlıdır. kitapta ise 16 yaşında bir görünüme ve kahverengi saçlara sahiptir.

    filmde claudia kitapta olduğundan daha yaşlı görünmektedir.

    filmde louis tiyatroyu yaktıktan sonra armand'ın teklifini reddeder ve yalnız seyahat eder. kitapta ise new orleans'da ayrılana kadar yaklaşık 30 yılı beraber geçirirler.

    filmde lestat'ın ailesi ile ilgili bir şey yoktur. kitapta ise lestat'ın babasından söz eder. hatta onu da yaşaması için plantasyona getirir. ölmek üzeredir ve kördür.

    filmde lestat fahişeleri öldürdükten sonra louis ordan gider ve new orleans'da dolaşır ve sonra claudia ile karşılaşır. kitapta ise lestat fahişeleri louis claudia'yı ısırdırkan sonra öldürür.
    (charon 15.10.2008 17:28)
  8. döneminin en güzel * heriflerinin toplandığı film.
    (punapaa 30.04.2012 21:59)
  9. İzlemesi son dererece keyifli ve surukleyici film. Keske son donem vampir filmleri azicik bu filme yakin kalitede olsalar.
    (tulkas 30.04.2012 22:20)
  10. vampir çılgınlığını başlatan belki de bu filmdir, çok ama çok başarılı bulduğum keşke zamanında izlemeseydim şimdi izlerdim ne güzel dediğim filmlerdendir.
    (fragrance 30.04.2012 22:48)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.